Otomobil üreticilerinin kar marjları ilk çeyrekte tedarikçilerini aşmaya devam etti, ancak ileride daha zor zamanlar olacağına dair işaretler var.
Otomobil üreticilerinin kar marjları tedarikçilerden daha yüksek olmaya devam ediyor.
Dalgalanmanın otomotiv sektörü için bir norm haline gelmesi, geleneksel kâr marjı dinamiklerini alt üst etti. 2019’a kadar geçen yirmi yıl boyunca otomotiv tedarikçilerinin EBIT marjları, orijinal ekipman üreticilerinin (OEM) marjlarından ortalama yüzde 1 ila 2 puan daha yüksekti. Ardından Covid-19 salgını ve küresel çip kıtlığı ile birlikte büyük tedarik zinciri kesintileri, daha yüksek hammadde ve enerji fiyatları ve şimdi de enflasyon nedeniyle artan borçlanma maliyetleri ve ücret faturaları geldi. Otomotiv OEM’leri, üretimi en yüksek marjlı modellere odaklayarak ve fiyatları yükselterek tedarik sıkıntısını atlatabildi, ancak tedarikçilerin böyle stratejik seçenekleri yoktu.
İşte 2024’ün ilk çeyreğinden bazı önemli çıkarımlar:
OEM’ler ilk çeyrekte ortalama %7,8 kâr marjına sahipti ve bu oran 2023’teki %8,5’lik ortalamaya kıyasla hafif bir düşüş gösterdi. Tedarikçiler ise ortalama %5,6 kâr marjı ile sabit kaldı. Bu, OEM marjlarının tedarikçilerinin marjlarını aştığı üst üste 13. çeyreğe işaret ediyor. Ortalama OEM kârlılığının ilk çeyrekte yüksek kalmasına rağmen, OEM’lerin yaklaşık üçte ikisinde marjların azalması, müşteri talebinin yumuşadığını ve fiyatlar üzerindeki baskının arttığını gösteriyor. OEM marjlarının 2024 ve sonrasında, talebin azalmasına, maliyetlerin artmasına ve fiyatların düşmesine neden olan kalıcı enflasyon ve yüksek faiz oranları nedeniyle sıkışması muhtemeldir. Buna ek olarak, elektrikli araçların (EV) benimsenme hızına ilişkin artan belirsizlik, muhtemelen OEM’leri uzun bir süre boyunca hem içten yanmalı motorlu araçlar hem de EV’ler üretmenin ikili yükünü omuzlamaya zorlayacaktır. Birçok OEM, tedarikçiler üzerinde ek baskı oluşturacak malzeme maliyetlerinin azaltılması da dahil olmak üzere verimlilik ve performans iyileştirme programlarını şimdiden duyurdu.
Tedarikçiler için zorluk iki yönlü: OEM’ler maliyet baskısını daha da artırırken, onlar hala yüksek girdi maliyetlerinden (malzeme maliyetleri tüm zamanların en yüksek seviyelerinden gerilemiş olsa da) muzdaripler. Giderek artan sayıda tedarikçi, iflası önlemek için OEM’ler de dahil olmak üzere özel destek gerektirecek likidite sorunlarıyla karşı karşıya.